
Uzun saatler boyunca odaklanarak bir projeyi bitirmeye yaklaştığınızı düşünün. Sonra, birisi gelip bilgisayarınızı kapatıyor ya da notlarınızı alıp hemen durmanızı istiyor. İşte bu, çocuklarınızın oyun saatlerine saygı göstermenin önemini anlamanızı sağlayacak bir benzetme...
Oyun, çocuk için sadece bir eğlence değil, bir tür meslek gibidir. Çocuklar, oynadıkları oyunları bir iş olarak görürler. Kurdukları dünyalar, yarattıkları yapılar, oyunlarındaki karakterler; hepsi onların için değerli ve anlamlıdır.
Yaratıcı süreçlerini ciddiye almak, onlara da saygı göstermek demektir. Bir çocuğun oynadığı oyun, sadece eğlencelik değil, aynı zamanda gelişimsel bir adımdır; tıpkı yetişkinlerin iş yaparken öğrendikleri beceriler gibi.
Ebeveynler, oyun saatini sona erdirirken, bazen çocuğun yarattığı dünyayı yarıda bırakmaya zorlarlar. Oysa çocuk, o an tam da başarının eşiğindedir ve onu yarıda kesmek, onun için büyük bir zorluk oluşturabilir. Bu, çocukların kontrolü ele alma ve bitirme isteğini kırmak anlamına gelir.
Tabii ki, oyun saatinin sonlanması gerekir, ancak burada önemli olan, çocuklarımıza ne kadar değer verdiklerini gösterebilmemizdir. Onların oyunlarını sadece bir "dağınıklık" olarak görmek yerine, bu oyunları bir tür eser olarak takdir etmek, onların kişisel gelişimlerine büyük katkı sağlar.
Çocuğunuzun oyuncaklarını toplamadan önce ona, “Bu oyunu bitirmene gerek yok, istersen saklayabilirsin” demek, ona hem özgürlük hem de saygı gösterdiğinizi gösterir. Bunu yaparken, çocuklarımıza sadece bir şeylerin bittiğinde bitmediğini, bazen bir şeyin yarıda da kalabileceğini öğretmiş olursunuz.
Eğer çocuğunuza, oyunun önemini anlamadığını düşündüğünüzde, ona şunları söyleyebilirsiniz:
“Bu çok güzel bir şey yapmışsın! Hadi, bunu kaydedelim ki her zaman görebilelim.”
“Bunu kaldırmak zorunda değilsin; ama güvenli bir yer bulabiliriz.”
“Ne kadar zaman harcadığını biliyorum, bunu saklamak istersen yardımcı olabilirim.”
Bu küçük dokunuşlarla, çocuğunuzun zamanına ve emeğine saygı gösterdiğinizi hissettirebilirsiniz. Oyunlarına, projelerine saygı gösterdiğinizde, aslında onlara hayatın değerli işlerini takdir etmeyi, yaratıcılığa değer vermeyi öğretmiş oluyorsunuz.
Ayrıca, bazen dağınıklık oluşturmasına izin vermek, onlara esneklik ve ödün verme yeteneklerini kazandırır. Böylece, geçiş süreçlerinde zorluk yaşamadan, duygusal bağ kurarak devam etmelerine olanak tanımış olursunuz.