Hafta sonu kısıtlamalarından dolayı evde geçirdiğimiz zamanlarda, ailece yapılan en büyük etkinlik birlikte paylaşılan sofralar oldu. Yeni tarif denemeleri ve çocuklarla birlikte geçirilen mutfak paylaşımları, damak tadımıza hitap ederken hareketliliğimizin sınırlanmış olmasıyla bedenimize istem dışı yüklemeler yapıyor.
Ödem nedir
İnsan vücudunun yaklaşık yüzde 60'ı sudan oluşur. Vücut fazla suyu atamadığı ve dokularda aşırı sıvı birikmesi durumunda vücutta bazı şişlikler oluşur. İşte oluşan bu duruma vücudun su tutması (ödem) denilmektedir. Vücutta su tutulmasının ciddi bir tıbbi durumun sonucu olmadığı durumlarda ödem farklı yöntemlerle, hızlı ve kolay bir şekilde vücuttan uzaklaştırılabilir.
Hafif derecede ödemin nedenleri;
– Şiddetli, uzun süreli protein eksikliği. Diyetinizde uzun süre aşırı protein eksikliği (eksikliği) sıvı birikimine ve ödeme neden olabilir.
-Tek bir pozisyonda çok uzun süre oturmak veya kalmak
-Çok fazla tuzlu yemek yemek
-Adet öncesi belirti ve semptomlara sahip olmak
-Hamile olmak
İleri derece ödemin olası nedenleri arasında ise dolaşım sistemindeki sorunlar, yüksek tansiyon için kullanılan ilaçlar ve kortizol kullanımı, kronik venöz yetmezliği, siroz, yetersiz lenfatik sistem, konjestif kalp yetmezliği ve böbrek hastalığı gibi kronik sağlık sorunları yer alır.
Vücuttaki ödem nasıl anlaşılır
Genellikle ilk olarak ekstremitelerin şişmesiyle fark edilir. Su tutulmasının fiziksel belirtileri arasında en belirgini şişmiş ayak bilekleri ve kısa bir süre içinde açıklanamayan kilo alımı yer alır. Ödemi anlamanın en basit yolu, başparmağınızı kullanarak ayağa, ayak bileğine veya baldıra yavaş ve sabit bir basınç uygulayarak hafifçe bastırmaktır. Ödem varsa ciltte bir çukurluk görünecektir.
İşte, ödem atmanın yolları;
1.Daha az tuz tüketin. Tuz, sodyum içermektedir. Sodyum vücuttaki suya bağlanarak hücrelerin hem içindeki hem de dışındaki sıvıların dengesinin korunmasına yardımcı olur. Çoğu işlenmiş gıda gibi tuz içeriği yüksek yemekler yenildiğinde vücudunuz su tutabilir. Aslında bu besinler diyetteki en büyük sodyum kaynağıdır. Ödemi azaltmak için sodyum alımını kısıtlamak gereklidir.
2.Magnezyum alımını artırın. Magnezyum çok önemli bir mineraldir. Vücudun çalışmasını sağlayan 300'den fazla enzimatik reaksiyonda rol oynamaktadır. Dahası magnezyum alımını artırmak, ödemi azaltmaya yardımcı olmaktadır. Yakın zamanda Amerika’da yapılmış olan bir çalışma, adet öncesi sendromu (PMS) olan kadınlarda günde 200 mg magnezyum alımının ödemi azalttığını gözlemlemiştir.
PMS'li kadınlarda yapılan diğer farklı çalışmalar da benzer sonuçlar bildirmiştir. Yenilebilecek en iyi magnezyum kaynakları arasında fındık, tam tahıllar ve bitter çikolata ve yeşil yapraklı sebzeler bulunur.
3.B6 vitamini alımını artırın. B6 vitamini kırmızı kan hücrelerinin oluşumu sürecinde önemli bir yer almaktadır. B6 vitamininin de yine kadınlarda görülen adet öncesi sendromu (PMS) ödemi azalttığı gösterilmiştir. B6 vitamini yönünden zengin besinler arasında muz, patates ve ceviz bulunur.
4.Potasyum açısından zengin yiyecekler tüketin. Potasyum, vücutta önemli işlevlere hizmet eden bir mineraldir. Örneğin sinir sistemindeki mesajların beyine iletilmesini sağlamaktadır. Ayrıca kalp sağlığına da faydası vardır. Potasyum, sodyum seviyelerini düşürerek ve idrar üretimini artırarak ödemi bu yollarla azaltmaya yardımcı olmaktadır. Muz, avokado ve domates potasyum oranı yüksek yiyeceklere örnektir.
5.Karahindiba tüketimine beslenmenizde yer verin. Karahindiba eskiden beri doğal idrar söktürücü (diüretik) olarak kullanılan bir bitkidir. Doğal diüretikler, daha sık idrara çıkmayı sağlayarak su tutmayı azaltmaya yardımcı olmaktadır.
Yapılmış olan bir çalışmada, 17 gönüllü 24 saatlik bir süre boyunca üç doz karahindiba yaprağı ekstresi aldıktan sonraki günlerde gönüllülerde sıvı alımı ve çıkışı takipleri gözlendikten sonra idrar miktarlarında önemli bir artış bildirilmiştir.
Bu çalışma az sayıda kişiyle yapılmış olmasına rağmen sonuçlar, karahindiba özünün etkili bir idrar söktürücü olabileceğini gösteriyor. Karahindibayı özellikle çay şeklinde tüketebiliriz.
6.Buharda haşlanmış kuşkonmazı sofralarınızdan eksik etmeyin. Kuşkonmaz, ödemin tedavisinde en faydalı besinler arasındadır. Kuşkonmaz doğal bir idrar söktürücü olmasının yanı sıra vücudunuzdaki fazla sıvıyı harekete geçirerek yine vücutta bir detoks etkisi yaratır.
Kuşkonmaz, potasyum, protein, fosfor, K vitamini, folat, C vitamini, A vitamini, tiamin, riboflavin ve manganez başta olmak üzere mükemmel bir lif ve mineral kaynağıdır. Sodyum içeriği oldukça düşük olan kuşkonmaz özellikle romatizmal durumlar ve adet öncesi sendromla ilişkili ödemin tedavisinde oldukça başarılı besinlerimiz arasındadır.
7.Rafine karbonhidratlardan kaçının. Rafine karbonhidrat tüketimi, kan şekerinde ve insülin seviyelerinde ani artışlara neden olmaktadır. Yüksek insülin seviyeleri, böbreklerde sodyumun yeniden emilimini artırarak vücudunuzun daha fazla sodyum tutmasına neden olmaktadır. Bu da, vücudunuzda daha fazla sıvı hacmine yol açar. Rafine karbonhidratlara örnek verecek olursak, işlenmiş şeker olan sofra şekeri ve yine beyaz un rafine karbonhidratlara en iyi örneklerdir.
8.Hareketinizi artırın ve egzersiz yapın. Sadece yürümek ve biraz hareket etmek, bacaklar gibi bazı bölgelerde sıvı birikimini azaltmada etkili olmaktadır. Şişmiş ekstremiteleri hareket ettirmek şişliği azaltır ve ödemi hafifletir. Bisiklete binme ve yürüme gibi aktiviteler de kas sistemini aktive ederek ayak bileklerindeki ve bacaklardaki tüm suyu veya diğer sıvıları dışarı pompalamaya yardımcı olmaktadır. Fiziksel egzersiz aynı zamanda kan damarlarının genişlemesine yardımcı olarak ödemin vücuttan atılmasını kolaylaştırır.